Türkiye’nin Un Sektörü, Küresel Arenada Liderliğini Genişletiyor!
Türkiye'nin un endüstrisi, yıllardır süregelen başarılı ihracat performansını, artık makine üretimine de taşımaya kararlı. Son on yılda dünya pazarında gösterdiği üstün performansla dikkatleri üzerine çeken Türk un sektörü, şimdi de makine üretiminde Çin'in gerisinde kalarak liderliği hedefliyor. Bu gelişme, Türkiye'nin endüstriyel dönüşümünde önemli bir kilometre taşı olarak kaydediliyor.
Un endüstrisinin liderleri, bu adımın stratejik önemine vurgu yapıyor. Buğday üretimindeki artış beklentileri, sektörün atıl kapasitelerini harekete geçirmenin yanı sıra, ihracatın itici gücünü daha da güçlendirmek için yeni fırsatlar sunuyor. 2023 yılında 4,2 milyar dolarlık bir ihracat hacmi elde eden makineciler, bu yıl hedeflerini daha da yukarı çekerek 5 milyar dolarlık bir ihracat rakamına odaklanıyor.
Bu dönüşüm, Türkiye'nin sanayi ve ticaret alanındaki uluslararası rekabet gücünü artırma stratejisinin bir parçası olarak değerlendiriliyor. Türk makine üreticileri, teknoloji ve kalite odaklı yaklaşımlarıyla küresel arenada kendilerine sağlam bir yer edinme hedefinde kararlı görünüyor.
Türkiye'nin Un ve Makine Endüstrileri Küresel Arenada Yükselişte: Rekor İhracat ve Büyüme Hedefleri
Türkiye'nin un endüstrisi, son on yıldır dünya ihracat lideri unvanını taşıyarak göz kamaştıran bir performans sergiliyor. Geçtiğimiz yılın verileri, sektörün tarihinin en yüksek ihracat rekorunu kırdığını gösteriyor. 3,6 milyon tonun üzerindeki ihracatla bir önceki yıla göre yaklaşık %20'lik bir artış yakalayan Türk un endüstrisi, büyüme ivmesini kararlılıkla sürdürüyor. 2023 sezonunu 1,5 milyar doların üzerinde bir ihracat hacmiyle kapatmış olmaları, sektörün istikrarlı büyüme performansını vurguluyor.
Öte yandan, Türkiye'nin makine üretimi alanındaki potansiyeli de dikkat çekiyor. Sektör, dünya genelinde Çin'in ardından ikinci sırada yer alıyor. Değirmen ve Sektör Makineleri Üreticileri Derneği'nin (DESMÜD) açıkladığı verilere göre, 2023 yılında değirmen ve sektör makineleri üreticileri yaklaşık 4,2 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleştirdi. Bu yıl için ise hedeflerini daha da büyüterek 5 milyar dolarlık bir ihracat hedefi belirledikleri görülüyor.
Makine ihracatının küresel boyuttaki yaygınlığı da dikkat çekici. Bugün itibarıyla ABD, Kanada, Avrupa, Latin Amerika, Afrika, Rusya, Türk cumhuriyetleri, Ortadoğu ve Uzakdoğu ülkeleri olmak üzere 169 ülkeye makine ihracatı gerçekleştiriliyor. Türkiye un endüstrisi, sadece un üretimi ve kapasitesiyle değil, aynı zamanda makine üretimiyle de uluslararası pazarda ön plana çıkıyor. Değirmen ve sektör makineleri, Türkiye'de 2 yılda bir düzenlenen ve her yıl farklı bir ülkede gerçekleştirilen İDMA Fuarı aracılığıyla uluslararası pazarlara erişim sağlıyor.
Türkiye'nin Un Endüstrisinde Kapasite Kullanımı ve Büyüme Potansiyeli
Geçen yılın verilerine göre buğday üretimi 22 milyon ton seviyesine ulaşırken, bu yılın ise daha da yüksek bir üretimle karşılaşması bekleniyor. Bu artış, sektör için önemli bir avantaj sağlıyor. Her yıl artan buğday üretimi, hammaddenin bollaşmasını ve erişilebilir olmasını sağlayarak iç piyasadaki ürün arzını ve ihracattaki pazar çeşitliliğini artırıyor.
Türkiye'de 69 ilde faaliyet gösteren 598 adet un fabrikasının yıllık toplam üretim kapasitesi yaklaşık 32 milyon ton olarak belirleniyor. Ancak sektörün kapasite kullanımı, şu anda yaklaşık olarak %50 seviyesinde seyrediyor. Bu rakamın, sektördeki atıl kapasitenin büyük bir kısmını temsil ettiği düşünülüyor. İhracat, bu atıl kapasitenin değerlendirilmesinde kilit rol oynuyor.
Resmi veriler olmamasına rağmen, 2023 yılında Türkiye'nin un endüstrisi tahmini olarak 15 milyon tonun üzerinde bir üretim gerçekleştirdiği biliniyor. Ancak sektör temsilcileri, atıl kapasitenin devreye alınması için yeni pazarların oluşturulması ve üretim maliyetlerinde desteklemelerin sağlanması gerektiğini vurguluyor. Bu adımların, sektörün büyüme ve rekabet gücünü artıracağı öngörülüyor.